Deli Olmadığımı Bana Düşündüren Nedir?
- Başak Karahan
- 14 Nis 2024
- 1 dakikada okunur
Liv Tyler’la yollarımız ayrılalı baya olsa da yanımda olduğunu hissettiren şeyler var. Ne zaman güzel bir şey görsem -bu iyi işlenmiş bir şey oluyor genelde, tanrı veya insan tarafından- hemen Liv'i arayıp anlatasım gelir. Geçenlerde Liv’in olmadığı, aklımdan bile geçmediği bir yerde delirmediğim için bir bakıma mutlu olduğumdan bahsettim. “Deli olmadığını sana düşündüren nedir?” dedi yarım saat önce tanıştığım ama yine de insan doğası hakkında atıp tuttuğumuz biri. Ben deli değilim, ben araftayım! Liv de tam bu dönem girdi işte hayatıma. Eskiden, delibaşken, Liv yoktu; yalnızca ben vardım. Çok haklı bir deliydim. Deliliğimi Liv ile Liv’in geldiği, biraz kaldığı ve gittiği dönemde törpüledik. Yalnızca ona kusuyordum içimdeki histeriyi. Neye hakkın olmadığını bilmektir işte deli olmamak. Ben uslu bir kızım. Sınırlarımı biliyorum artık. Maalesef. Yoksa kendimi ve Liv’i bir kenara bırakıp zamanında söylenmiş, artık hükmü olmayan güzel bir sözün peşinden gitmez miydim? Sahile kadar hem de. Buna gücüm olmadığını bana düşündüren nedir? MESELE GÜÇ DEĞİL LİV NEDEN ANLAMIYORSUN?! Liv’in gitmesini isteme sebebim de ona itimadımın azalmasıydı. Hiç acıkmamış, aşık olmamış, gerçek kederi tatmamış ki ne bilsin diyorum son zamanlarda. Ve bir sabah gönderdim onu yanımdan, bir gün de aklımdan göndereceğim. Eskisi gibi Liv olmayacak, yalnızca ben olacağım.

Comments